AYTAÇ DURAK YİĞİT ADAM

 

Benzin istasyonunda otomobilimi otomatik sistemle yıkayan yetişkin, akıllı bir işçi yanıma yaklaştı...

 

         -Abi,Aytaç Durak gerçekten yiğit adam mış...dedi.

         -Neden? Dedim..

         -Baksana, hormonlu,yasalara uymayan,kaçak yapılan binaları nasıl törpülüyor..

         Yeni Barajın giriş kapısının yanında , Özal Bulvarında, Adnan Kahveci Bulvarı nda çalışmalarını her gördüğümde ;

         Bravo Başkanım..

         Yiğit adammışsın,

         Delikanlıymışsın diye içimden takdir ediyorum...

         ....

         Adamı baştan sona süzdüm ;

         Öyle samimi,

         Öyle samimi konuşuyordu ki ;

         Sözlerini sürdürdü ;

         -Öyle olmasaydı biz yani halk onu 4.kez o makama seçer miydi?

         Bazı  açık gözlü  yurttaşlar Binasını  yolun ortasına yapmış...

         Gözü doymamış , Bir de çevresinden kamuya ait arsaların üstünü  apartmanına  katmış çitinin içine almış...

        

         Devlet demiş ki senin hakkın 15 metre...

         Bu adam hayır ben 20 metre yapacağım...

         Onunla yetinmemiş 30 metre yapacağım demiş...

         Halkın yararına olan kaldırıma dükkan yapacağım,

         Halkın geçtiği kaldırıma lokanta yapacağım,

         Halkın geçtiği yolları kapatacağım demiş...

         Abi olur mu böyle şey?

         Ey vatandaş neden hakkına razı olmuyorsun?

         Neden Gözün doymuyor?

         Neden halkın ortak kullanım alanlarını gasp ediyorsun? Dedi...

         ....

         Öyle inandırıcı,

         Öyle samimi,

         Öyle içten konuşuyordu ki ;

         -Elbette haklısın...Bu söylediklerinin altına bende imzamı atıyorum...dedim...

 

         Adam devam etti konuşmasına ;

         -Abi, bu iş Adana da  yüzyıllardır böyle olmuş,  gelen belediye başkanı ses çıkartmamış,gideni ses çıkartmamış...Halkın hakkı her dönemde gasp edilmiş...

         Bu nedenle de ;

         Dörtyol ağzındaki yol 5 metreye kadar inmiş...

         Abidinpaşa Caddesi 4 metre olmuş...

         Yollar  kaldırımlar lokanta,

         Parklar işyeri,

         Bulvarlar kahvehane

         Apartman bahçeleri  kebapçı,  işyeri ,

         Kent meydanları meyhane olmuş...

        

         Böyle gelmiş ama böyle gitmeyeceğini Büyükşehir Belediye Başkanı herkese gösterdi...

         O nedenle Aytaç Durak yiğit adammış,

         O nedenle Aytaç Durak delikanlıymış diyorum...

 

         ....

         İşçi arkadaşıma hak vermemek olanaksızdı...

         Şöyle dedim ;

         -Söylediklerin doğru,katılıyorum....Bende gidip hormonları temizlenen işyerleri sahipleriyle konuştum...

         Senin gözlemlerin çok doğru....

         Binanın sonradan yapılan Hormonları temizlenince ;

         Kahvehanenin önü açılmış,

         Önü açılan  kasap dükkanı ortaya çıkmış,    

         Terzinin tabelasını artık herkes görüyor,

         Pastane sahibi mutlu,vitrinindeki pastaları müşterisi görebiliyor...

         Kahvehane sahibi çok seviniyor..Diyor ki ;

         (Allah Aytaç Durak a uzun ömürler versin...Kamu malının nasıl yağmalandığını,yenilip yutulduğunu bilmiyorduk...

         Aytaç Durak  bazı açık gözlerin ne kadar haksızlık yaptığını bize gösterdi...

         Hormonlu binaların tamamı temizlendiğinde ;

         Aytaç Durak ın ne kadar yiğit,

         Ne kadar mert,

         Ne kadar dürüst,

         Halkını ne kadar çok  düşünen insan olduğunu insanlarımız  daha iyi anlayacak..)dedi...

         ....

        

 

         Petrol İstasyonundaki otomatik otomobil yıkama sistemini çalıştıran,arabaları sırayla  yıkayan ;

         İşçi arkadaş çevresiyle,Adana yla oldukça ilgiliydi...

         Yaptığı gözlemler,söylediği sözler, saptamalar gerçekten son noktasına kadar  doğruydu...

 

         -Sen akıllı bir insana benziyorsun...dedim..

         -Öyleyim abi...dedi..

 

         Sürdürdü konuşmasını ;

         -Ben Adana yı seviyorum,

         Ben halkı seviyorum,

         Bulvarlara,

         Yollara, Kamuya ait yerlere ; hormonlu binalar yapılmasına karşıyım...

         Sayın Başkanın bu yıkımını yürekten destekliyorum...

         Halkın çıkarları gasp edilmemelidir,

         Halk mazlum,masum,güzel insanlardan oluşur...

         Kim halkın yararına bir iş yaparsa ona saygım sonsuz....Aytaç Durak Önünde saygı ile  eğiliyorum...Lütfen ona teşekkürlerimi iletir misiniz ? dedi...

 

 

 

         ...

         Bir süre sessizlik oldu ; sigarasından birkaç nefes daha çekti ;

         -Abi,sen televizyoncusun,gazetecisin bunları benim yerime   ekranlardan da  söyler misin?

         -Neden söylemeyeyim ki ? Benim  asli görevim halkın sesi,sizin sesiniz olmak,olabilmektir...

         Ben de Adana yı çok seviyorum,Adana ya hayranım, senin düşüncelerin sanki benim düşüncelerim gibi...

         Ne kadar doğru, ,etkili gözlemler yapmışsın,ne güzel konuşuyorsun...

         ....

 

 

         Ona  şöyle dedim  ;

         Diyelim ki ;

         Sayın Başkan yasaların kendisine verdiği  yetkiyle ;  Kamuya ait olan  olan, ama  açık gözlerce  gasp edilen hormonlu binaların haksız yerlerini  tamamını yıktı,tamamen ortadan kaldırdı...

         Yollar genişledi,

         Bulvarlar genişledi,

         Esnaflar rahatladı,

         Halk rahatladı,

         Araç ve yaya trafik sorunu çözüldü ;

         Adana daha güzel olmaz mı?

         Sayın Başkanın  binaların hormonlu bölümlerinin  yıkılmasından nasıl bir yararı olabilir ki?

 

         İşçi arkadaş şöyle dedi ;

         -Doğru hiçbir yararı  çıkarı olmaz,olamaz...Aksine karşı çıkanlar , ona kötülük bile düşünebilirler....,

         Ama,Sayın Başkan çok cesur  çok yiğit, korkusuz...

         Halkın yararına ne varsa gözünü sakınmadan yapıyor...

         Halkını seviyor çünkü...Halkta onu seviyor...

         Halkın sevgisi oldukça, onu halk destekledikçe hiçbir güç yenemez...

         Kimse de başkanımıza  kötülük yapamaz....

 

 

        

         Petrol istasyonunda otomatik otomobil yıkama sistemini bir yandan kontrol eden ;

         bir yandan benim  otomobilleri yıkayan ;

         bir yandan  sigarasını içen ;

         bir yandan da   duygularını, düşüncelerini  ekrandan yansıtmam için bana anlatan işçi kardeşime dedim ki;

 

         -Sana yeni bir şey daha söyleyeceğim ;  nefesini tuttu dinledi ;

         Sayın Aytaç Durak KENTSEL TASARIM OFİSİ nin ilkeleri doğrultusunda, yani yasaların kendisine verdiği yetkiyle ;

         Tıpkı Amerika Birleşik Devletlerinde olduğu gibi ;

         Apartman bahçelerine çiçek, ağaç  dikmek,

         Binaların dış boya rengini seçmek için belediyeden izin alınacağını açıkladı...

         Ayrıca

         Klimaların dış ünitelerinin binaların dışına asılmasını yasaklıyor...

        

         Hormonlu bölümleri yıkılan bulvarlara petek şeklinde kilit parke taşları döşeniyor,

         Kaldırımlara turunç, orta  kısımlarına da JAKARNA isimli ağaçlar dikiliyor....

         Hem esnafların önü açılıyor,

         Hem işsiz halkımıza iş olanağı tanınmış oluyor...

         Halkın ortak kullanım alanlarının gasp edilmesinin önüne geçiyor....

         Başkan Aytaç Durak ; binaların depreme dayanıklı olup olmadığının  da   İlçe Belediyelerince araştırılmasını tavsiye ediyor...

         Diyor ki ;

         Burası yani Adana  dağ başı değil...Biz hormonlu binalarla nasıl mücadele ediyorsak ;

         İlçe Belediyeleri de  halkın mutluluğu, refahı,rahatı için  önlem almak zorundadır...

 

         DAHA DA GÜZEL BİR GELİŞMEYİ SÖYLEYEYİM ;

         Hem  Mimarlar Odası Adana Şube Başkanı Sayın  Samet Karyaldız,

         İnşaat Mühendisleri Adana Şube Başkanı  Sayın  Bahadır Acuner Başkan Durak a destek veriyorlar....

-BAĞIRA BAĞIRA DİYORUZ Kİ ELİNE SAĞLIK BAŞKAN....Senin yanındayız...diyorlar...

-             

         İşçi arkadaş Peki tüm

         Bunlara ne dersin? Dedim...

 

 

         ....

         İşçi arkadaş şöyle dedi ;

         -Aytaç Durak  yiğit , delikanlı  mert bir adammış,halkın yararına ne gerekirse o düşünüyor o yapıyor teşekkürler sayın başkanım derim...

         Bir komşu düşünün, meyveleriyle çevreyi kirleten bir dut ekti bahçesine...

         Çevreyi kirletiyor, kim ister?

 

         Komşunuzun evinin dışına taktırdığı kliması sabaha kadar çalışıp sizin yaşamınızı kararttığını düşünün...Olur mu böyle şey?

 

         Ya da buna benzer kötü kokulu çiçeklerin evinin yanına ekilmesini kim ister ki?

 

         Güzel kokulu,hoş görünümlü çiçeklerin ekilmesi konusunda uygar ülkelerde olduğu gibi Adana mız da da böyle uygulamalar yapılması halkımızın yararınadır...

         Sağ olasın Aytaç Durak Başkan...

 

         .....

         Benim otomobilimi de özenle yıkayan

         İşçi  arkadaşın ;. Elini sıkıp ayrılacağım sırada şöyle dedi;

         -Ben Sayın Aytaç Durak la yüz yüze hiç gelmedim,elini sıkmadım..

         Hiçbir çıkarım,

         Hiçbir menfaatim olmamıştır... olamaz da....

         Yaptığı çalışmalarından tanıdığım için, takdir ettiğim için,

         İki dönemdir kendisine oy veriyorum...

         Şimdi seçim olsa yine Aytaç Durak a  oy veririm...

 

         -Tüm Adana lılar gibi   bizim aileye de  çok yararı oldu da  bir tekini  söyleyeyim  ....

         Oğluma geçen yaz yüzme öğretti...

         Eşimle ben ;

         Oğlum artık Dsi Sulama Kanalına düşer mi, ölür mü diye korkmuyoruz....

         Bu da bize ailemize inanılmaz bir  huzuru  verdi...

 

 

         Ucuz ekmeği,

         Ucuz belediye otobüsü taşımacılığını saymıyorum...dedi...

         ....

         -Onları herkes biliyor,

         Onlardan zaten herkes yararlanıyor...dedim...

        

         Ve arabamla oradan ayrıldım...

         ....

         Son söz ;

         Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Aytaç Durak ın binaların hormonlu bölümlerini yıkmasını sokaktaki yurttaş böyle değerlendiriyor...

         Halk bu güne kadar yaptıklarında olduğu gibi hormonlu binaların temizlenmesinde de  başkan AYTAÇ DURAK I  destekliyor,

         Binaları hormonlu bölümlerinden ayıkladığı için halk başkana yürekler dolusu teşekkür ediyor...

        

         Başkan Aytaç Durak tan ; Kasım Gülek Köprüsü ile  ile Yeni İstasyon binasının arasındaki bölgeyi de temizleyip , halkın yararına park haline getirmesi rica ediliyor...

         Benden söylemesi....Abdulkadir Kaçar...

         ....