7 Mart 2021 Pazar

DANIŞTAYA YAPILAN SALDIRI

 

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin en temel kurumlarından birisi olan;

         DANIŞTAY 2.DAİRESİ ne yapılan saldırı;

         Her Türk yurttaşının kendisini yeniden sorgulamasını kaçınılmaz olarak gündeme getirdi...

         Herkesin kendisine şu soruyu sorması gerekir;     

         -BEN İYİ BİR YURTTAŞ MIYIM?

         -Bu güzel vatanın bana sağladıklarının karşılığını verebildim mi

         Nice zorluklarla kurulmuş devletime iyi bir yurttaş olabildim mi?

         Devletimi zararlardan koruyabildim mi?

         Devletime karşı kurulan hain tuzakların bozulmasında güvenlik güçlerine yardımcı olabildim mi?

         Ülkemin kalkınması için üzerime düşeni yapabildim mi?      

         Evimizi nasıl çekip çevirip güzelleştirmek için çırpınıyorsak; yaşam kalitemizi arttırmak için çabalıyorsak;

         Aynı çabayı evimizin daha da büyüğü olan;  Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz için de göstermeliyiz..        

         Ait olduğumuz topluma faydalı hizmetler üretebildiğimiz müddetçe iyi yurttaşız...

         Böylece yaptıklarımızın farkına vararak yapar, yaşadığımız toplumun bir üyesi olduğumuzu unutmayız...

         Sorumluluklarımızı da yerine getirmek erdemli bir davranıştır...

         Çünkü bir milletin gücü;  insanlarının ülkelerini;

         Devletlerini; kültür değerlerini ve diğer insanlarını sevmeleri ile çoğalır…

         Düşünün bir defa;

         Yüreğinde devlet sevgisi taşımayan insan iyi bir insan olabilir mi?

         Yüreğinde millet sevgisi taşımayan insan iyi bir insan olabilir mi?

         Yüreğinde yurt sevgisi taşımayan insan iyi bir yurttaş olabilir mi? ...

         Üzerinde yaşayabileceğimiz,

         Nefes alabileceğimiz,

         Bir ülkemiz olmasa;

         Bir devletimiz olmasa;

         Sevgilerin,

         Ailenin,

         Yaşamın,

         Diğer tüm değerlerin,

         Ne anlamı kalır?

         ...

         -Vatan topraktan ibaret değildir, üzerine gelişi güzel basalım...

         Boşuna ÖNCE VATAN dememişler..

         Bizi doyuran da, büyüten de odur...

         Düşünün;  bir insan neyin uğruna vazgeçebilir yaşamaktan?

         Neyin uğrunda evini,

         Barkını çoluk çocuğunu terk edebilir?

         Sadece bir şey için VATAN...

         İşte Vatan bu yüzden kutsaldır...

         ....

         Danıştay 2.Dairesine yapılan silahlı saldırıda;

         Yüksek Yargı Hâkimlerinden birisi öldü;

         4 ü de yaralandı...       

         Türkiye üzerinde oynanan oyunların sahnelenmesiydi bu olay...

         Bu kurşun;

         Devletimize sıkılmıştı,

         Bu kurşun milletimize sıkılmıştı,

         Bu kurşun cumhuriyetimize sıkılmıştı,

         Bu kurşun yarınlarımıza sıkılmıştı...

         İç ve dış güçlerin programladıkları bir cinayet;

         Devleti temelinden sarstı... 

         Halk hiçbir dönemde olmadığı kadar birbirine kenetlendi...

         Cumhuriyetçiler,

         Laikler,

         Çağdaşım diyenler,

         Aydınım diyenler bu hain saldırı karşısında tek yürek, tek bilek oldular...

         ....

         Tüm dünya devletlerinin kınadığı bu olayın zamanlaması çok ilginçti;

         18 Mayıs ta Fransız Parlamentosu; sözde ermeni soy kırımını inkâr edenlere 5 yıla kadar hapis, 45 bin Avro Para Cezasını öngören yasa teklifini oylayacaktı...

         19 Mayıs Büyük Atatürk ün Samsun a çıkışının 87 yıldönümüydü...

         Yani Sömürgeci 7 devleti yenip; çağdaş modern Türkiye Cumhuriyetinin temelinin atıldığı gündü...

         Yine 19 Mayıs Yunanistan PONTUS soy kırım anıtının açılışını yaptığı zamandı...

         Ve 17 Mayıs ta Danıştay a saldırı yapıldı...  ...

         Bu fotoğraflar yan yana geldiğinde şunu söyleyebiliriz;

         Türkiye Cumhuriyeti Devleti;

          Adriyatik ten Çin Seddine kadar olan 500 milyonluk Türk dünyasıyla ilgilenmesin...

         23 tane Türk Devlet ve toplulukları bir araya gelip güç birliği yapmasın...

         Türkiye iç işlerinden başını kaldıramasın...

         Türkiye dış Türklerle ilgilenmesin,

         İç huzurunu bozalım;

         Ekonomisini bozalım;

         Türkiye yi zayıf düşürelim, bölüp parçalayalım...

         İç işlerini sürekli karıştıralım;

         ....

         Bunları yapabilmeleri için dış güçler, bir araya toplansalar da bir çakıl taşımızı alamayacaklarını biliyorlardı...

         -Ne yapalım, dediler...

         İnsanlık tarihinin gördüğü en büyük terör örgütüne 144 devlet destek vererek ;:

         200 milyar dolarımızın yok olmasına ve 40 bin insanımızın ölmesine neden oldular...   

         En son senaryo da; devletimizin temelini oluşturan kurumlardan birisi olan;

         Danıştay’a yapılan bu hain saldırıydı...

         ...

         Bu devlet kolay kurulmadı;

         İngiliz tarihçi LORD KİNROSS diyor ki;

         -Her yüz yıl bir deha çıkartır... Bu yüzyılda deha Mustafa Kemal‘dir ve Türklere nasip olmuştur...

         ....

         Temeli Türk kültürüne dayanan;

         Laik,

         Demokratik,

         Sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetine bu gün her zamankinden daha çok saldırı vardır...

         Yarın bu günden da fazla saldırı olacaktır...

         Hepimizin aklımızı başımıza toplamamız gerekir....

         ....

         Bu çağda  en büyük güvencemiz:

         Türkiye yi açık bir toplum haline getiren;

         Özel Televizyonlarımız,

         Özel Radyolarımız,

         Özel gazetelerimizdir...

         ...

         Objektiflerin ve mikrofonların çevrildiği noktalarda;

         Devletine ihanet etmek isteyenler,

         Milletine ihanet etmek isteyenler,

         Vatanına ihanet etmek isteyenler,

         Tüm iç ve dış düşmanlar;

         Çil yavrusu gibi dağılıp yok olup gitmektedirler...

         ....

         Türkiye Cumhuriyetinin temeli bilimdir, akıldır, kültürdür...

         Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu güne kadar çok badireler atlatmıştır; bundan sonra da bu kural değişmeyecektir...

         Türkiye Cumhuriyeti Devletini;

         Bölmek,

         Parçalamak,

         Yok etmek isteyenler; rüzgarın sert kayaya çarpıp yok olması gibi yok olacaklardır...

         Saflarımızı sıklaştıralım:

         -Ben Devletim için ne yaptım?

         -Ben devletim için ne yapabilirim? sorularını sormamız;

         Devletimizi, bir polis, bir asker duyarlılığında korumamız gerekir...

         Abdulkadir KAÇAR...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder