Borç
para alıp-vermeye karşıyım..
Asla borç almadım,almam da almayacağım
da...Ama ufak tefek vermek zorunda kaldığım asla geri dönmeyen çok param heba
olup gitti...
Borç verme konusunda ağzım yandığı
için uyarma gereği duydum...
Ama bir insanın soylu olup olmadığını,
Borcuna ve sözüne sahip olup
olmadığının
İleride işbirliği yapılıp
yapılamayacağını,
Daha büyük işlere girişilip
girişilmeyeceğini öğrenmek için
Dürüst olup olmadığını,
Güvenilir olup olmadığını,
Öğrenmenin bir tek yolu var ; o da bir
miktar borç para verip denemek...
Diyelim ki ; 100 lira borç para verdiniz...
Zamanında ödedi, ; 200 lirayı
çekinmeden verin...
Diyelim ki 200 lirayı da ödedi...
Kredisini 400 lira yapın...
Onu da ödedi;
1000 lira verebilirsiniz...
Ve yukarıya doğru kredi limitini
ödediği ölçüde arttırmanın hiçbir sakıncası yok...
...
Ancak 100 lirayı aldı ; belirttiği tarihte ödemedi.. Ya da yarısını
ödedi...Limiti asla arttırmayın...
Yine 100 lira verin...
Yine ödemedi...
Bu kez kredisini 50 liraya indirin..
Yine ödemedi ;
Sadece aç kaldığında o kişiye bir ekmek
parası verin...
Çünkü onun karakteri,aile terbiyesi :
dünyaya bakışı, dürüstlüğü bu kadarmış diye
kredinizi kesin.....
Ve,kesinlikle bu kişiden uzak durmanızı
öneririm...
Dengesiz,Tutarsız,Hatta
sahtekar,Hilekar,Düzenbaz,
Entrikacı,Yalancı olduğu size geri
ödediği borcundan belli olacak olan bu kişiyle iletişiminizi kesmeseniz ;
Zararlı çıkacağınız açık seçik
ortadadır..
Ancak borç verdiğiniz kişiyle aranız ne
kadar doğru dürüst ve sorunsuz işliyor olsa bile , limitiniz yaşamınızı etkileyecek ; sizi zor
duruma sokacak mağdur edecek yüksekliğe
asla ulaşmamalı...Durmanız gereken noktanın size zarar vermeyecek yer olduğunu iyi
ve doğru saptamanız yararınıza olacaktır...Geri dönmeyecek bir borç yaşamınızı
temelden sarsacak,sizi yoksullaştırıp,insanlara muhtaç hale getirecekse mutlaka
bir yerde durmanız gerekir...
...
İşin başka boyutuna bakalım ;
Borç la yaşamak ; doğru ve mutlu yaşamak değildir...
Ya da şöyle diyebilirim ; yaşamını
borçlar üzerine kuran insan,yaşamın söylediklerini doğru anlayamamıştır ,
varlığını doğru yorumlayamamıştır...
Çünkü yaşamı doğru gözlemleyen,
söylediklerini doğru anlayanların asla borca yönelmemeleri gerekir...
Bir özdeyişimiz var ; gerekirse aç otur ama borç yapma...
...
Borç para güle güle gider ; ağlayarak
dönermiş...
Borç yiğidin kamçısıdır sözünü de artık
siz değerlendirin...
Böyle bir kamçı yemektense ; aç
oturmak,daha iyidir...
...
Borçlanmamanın başka yolu da ;
Gelirimize göre bir yaşam
standardı oluşturmaktır...
Her zaman,her yerde,her koşulda kanaatkar olmaktır...
Mutluluğun birinci koşulu kanattan
geçmektedir..
....
Zaten mutluluğun formülü açıktır...
100 lira kazanıp yüz lira harcamak yanlıştır...İnsanı mutsuz
eder,borçlanmaya yöneltir...
100 lira kazanıp 200 lira harcamak
insanı iflas ettirir, düşman dediğ3i yapar...
100 lira kazanıp 50 lirasını harcayıp
50 lirasını yatırım yapmak mutluluğun formülü budur...
Böylece insan kimseye muhtaç olmadan
varlığını sürdürür...
İnsan olanakları çerçevesinde yaşarsa
ele güne rezil olmadan mutlu biçimde sürdürür...
...
Borç insanı öldürmese de süründürür...
Amman borçtan uzak durun ; mutluluğa
yakınlaşmış olursunuz....
Borca ne kadar yakınsanız ; mutluluk
sizden o kadar uzaklara kaçar gider onu yakalayamazsınız... ABDULKADİR KAÇAR…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder