Büyük Atatürk’ün elini sıkan, doğuştan onun ilke ve
devrimlerinin yılmaz bekçisi olan CHP’nin en kıdemli üyesi Nebile Ataç
Hanımefendinin yaşamı kitaplaşıyor…
…
Bu konuda kendi anlatımıyla ; el
yazısıyla kitabının ilk bölümü tamamlandı…Ben de bu kitabın editörlüğünü
yapıyorum…
..
Ne kadar
güzel anılar,
Ne kadar
güzel mesajlar,
Ne kadar
güzel bilgiler içeriyor inanamazsınız..
…
Cumhuriyetin
ilk yıllarını anımsayanlar kendileriyle ilgili renkli
görüşler,düşünceler,fotograflar bulacaklardır…
Kitap
yayınlandığında sanırım türünün en güzel örneği olacaktır…
…
Atatürkçü
olmak ne demek?
Çağdaş
olmak nerede başlıyor?
Kadının
politikadaki yeri?
Ve
inanılmaz güzel bilgiler yer alacak bu yapıtta…
…
Nebile
hanım Çamlıyayla da bu çalışmasını tamamlamış,getirip el yazısı nüshasını bana
bıraktı…Şu anda bilgisayara yüklemeye devam ediyorum…Ve,bu güzel çalışmayı hem
okurken,hem yeniden düzenlerken büyük keyif aldığımı da itiraf etmeliyim…
Gazete
de de uzun uzun sohbet ettik…
…
1979
yılında Nebile Hanım yayla sezonunda Adana da olmadığı için , evinden asker ve
polislerce aranmış..
…
Evine
geldiğinde haberi olmuş.CHP İl Kadın Kolları Başkanı olarak aranıyormuş…Türkiye
nin en karışık olduğu,her gün 20-30 kişinin yaşamını yitirdiği bir dönemde bu
işleri yapmanın ne kadar zor olduğunu anlatmaya gerek yok…
-Valizimi
hazırladım…Yedek elbiselerim,diş fırçamı,diş macunumu,diğer kıyafetlerimi
cezaevine girecekmiş gibi hazırladım…
Bir gün
bir asker geldi, beni kolorduya davet etti…
İzin
isteyip,kapıyı kapattım,üzerimdeki kıyafetimi değiştirdim…En güzel tayyörümü
girip,kravatımı da taktıktan sonra kapıyı açtım…Beni askeri jeep le götürmek
istedi
-Hayır değim…
-
Bir taksi
çağırdım,
-
Ben mi sizi takip
edeyim,siz mi beni takip edeceksiniz? Diye sordum
Kolorduya
gittik,özel kalem müdürü dudaklarını yiyor,beni sorguda zorlamamaları için
elinden gelen her şeyi beden diliyle anlatıyordu…Bir süre sonra içeriye
çağrıldım ; rütbeli asker bana hal hatır sordu…Ben de yaylada olduğumu
çağrıları bu nedenle alamadığımı söyledim…Birkaç dakika geçince bir kağıt
uzattı…
-Okuyabilir
miyim paşam? Dedim..Okuyabileceğimi söyledi ; Okudukça hayretim arttı,gözlerim açıldı,tüm Koministleri
beslemişiz,onlara barınak sağlamışız,inanılmaz suçlamaları görünce…
Paşam
ben bu belgeyi imzalamam…dedim…Bir ara sessizlik oldu…
-İmzalamasam
ne olur? Dedim..
Bilemem…dedi…Aradan
yine bir süre geçti ; kağıdı sinirle avucuma alıp,top şekline getirdim ;
-Ben bunların hiç birisini kabul
etmiyorum,ne yapacaksanız yapın dedim…Paşa bir süre durduktan sonra ;
-
İşte Osmanlı Kızı böyle olur…dedi…Ziyaretin kısa olanın makbul olduğunu,gidip
gidemeyeceğimi sordum…Özel kalem müdürünü çağırdı,
-Hanımefendiyi
evine götürün…dedi…
Özel
Kalem Müdürü
-Abla
ben seni kutlamak istiyorum,sarılıp öpmek istiyorum,diyor ama
çekiniyordu…Aşağıya indiğimizde komutan pencereden bakıyordu,özel kalem
müdürüne sarılıp öptüm ;
-Ben
seni öpeyim sorun çıkmasın…dedim…
...
Nebile Ataç renkli,pırıl pırıl bir Atatürk kadını…
Onun yaşamı tüm
politikacı hanımefendilere,ev kadınlarına,herkese ama herkese örnek olmalı..Zevkle
okuyacağınıza inandığım bir kitap olacaktır…ABDULKADİR KAÇAR…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder