7 Mart 2021 Pazar

SÖZ NAMUSTUR…

 Ya söz vermeyin ; ya da verdiğiniz sözü sonunda ölüm de olsa tutun…

Çünkü söz namustur, der atalarımız…

Ölümünden bir ay önce söyleşi yapıp,sesini teybime kayıt ettiğim,hala da silmediğim , Adana Belediyesi Eski Başkanlarından Ege Bağatur şöyle bir olay anlatmıştı;

-Yazın her Adana lı gibi biz de yaylaya giderdik…O yıllarda ben daha çocuktum…Usta avcılardan birisi oğlum sen sık sık Adana ya gidip geliyorsun-bana bir kilo barut getir…demişti..

Ben de ; tanıdığım sevdiğimiz bir aile olduklarından dolayı ;

-Tamam abi…demiştim…

Adana ya gelip gittik,ama ben barut almayı ve götürmeyi unutmuştum…Usta avcı ;

-Hani barutum? Deyince,bir utandım,bir kızardım,bir sıkıldım anlatamam…

-Unutmuşum abi…dedim..

O zaman usta avcı bana ;

-Oğlum unutma,insanları sözleriyle, hayvanları yularlarıyla bağlarlar…Bir daha ya söz verme ya da tut…demişti…

Söz çok önemlidir…

Taahhüttür…

-Evet,ben bu işi yapacağım…

Ya da,

-Akşam seninle buluşacağım..

Ya da,

-Bu malı sana vereceğim..

Ya da 

-Borç para vereceğim..

Ya da,

-İlacını getireceğim..

Ya da,

-Eşimin doğumunda bulunacağım..

Ya da,

-Gereken kanı ben vereceğim…

Ya da,

-Mahkemende tanıklık yapacağım..

Ya da,

-Seni ipten kurtaracak ifadeyi ben vereceğim..

Ve benzer sayısız sözler sayılabilir…

Düşünün,bir mahkemede yargılanıyorsunuz,yüzde yüz suçsuzsunuz, o kişi gelip sizin beraat ettirecek ifadeyi vereceğini konusunda söz veriyor  ama o gün gelmiyor…Tanıklık yapmıyor…Ve siz inanılmaz bir ceza alıyorsunuz,yaşamınız kararıyor…

Ya da idam edileceksiniz ; beraat edeceğiniz belgeyi bir kişinin getirmesi gerekir,söz verdiği halde getirmiyor…İdam hükmü veriliyor…

Hastasınız,ameliyat olmasanız öleceksiniz,ameliyat sırasında kan gerekli, sizinle aynı kan gurubunu taşıyan kişi ,ameliyattan önce gelip size kan vereceği sözünü veriyor…

Ama ameliyat sırasında gelmiyor…Ameliyat bir yıl erteleniyor ve siz hastalıktan ölüyorsunuz…

Eşine doğumunda bulunacağı konusunda söz veren kişi,doğum sırasında dostlarıyla eğlenmeye gidiyor…Eşi doğum yaparken yaşamını yitiriyor,son sözü eşini sormak oluyor…

Kalp hastasısınız, kente giden birisine ilaç siparişi veriyorsunuz,adam kente giderken ilacınızı alacağı konusunda söz veriyor ama ; ilacınızı getirmiyor,sizi ölüme terk etmiş oluyor..

Ya da çok önemli bir banka borcunu son gününde ödemeniz gerekiyor ; ödemeseniz evinize,işyerinize haciz gelecek ve bir arkadaşınız size borç para vereceğini  konusunda söz veriyor ; 

Mesai saati bitimine kadar gelmiyor ; evinize haciz geliyor…

Bu örneklerde hiçbir söz yerine gelmediği için ;

Söz verenler unuttuğu için bakın neler oluyor :

Arkadaşının-kardeşinin evine haciz geliyor,

Doğum yaparken eşi ölüyor…

Kalp ilacı gelmediği için hasta ölüyor,

Zamının da ameliyat yapılmadığı için hasta ölüyor,

İdam hükmü veriliyor,

Suçsuz yere insanlar inanılmaz hapis cezalarına çarptırılıyor,

Belki bu örnekler çok uç,abartılmış örnekler olabilir…

Ama,verilen sözler yerine getirilmediği zaman karşılaşılacak örneklerdir..

Siz siz olun ; ya söz vermeyin,ya da sonunda ölüm de olsa sözünüzü yerine getirin…

Ya da yapamayacağınız şeyler için söz vermeyin..

Verirseniz de yapın… ABDULKADİR KAÇAR…


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder