HANGİ İŞİ HAYAT ETTİN?
NEYİ GERÇEKLEŞTİRDİN?
İnsan çocukluktan itibaren hayaller kurmaya başlar;
Büyüyünce hangi mesleği seçmeliyim?
Hani işi yapacağım,
nasıl bir işyerini kuracağının?
Peki, size sorsam, şu anda yaptığınız işten,
mesleğinizden memnun musunuz?
Ya da yeniden dünyaya gelme şansınız olsa hangi
mesleği seçer, hangi işi yapardınız?
Şu yanıtlara bir göz atın isterseniz;
Sonra da işinizle ilgili çocukluğunuzda kurduğunuz
hayallerle gerçekleştirdiğinizi karşılaştırın…
-Muz cumhuriyeti isimli pastane kurarım… Muz tadına
doyamadığım bir meyvedir; işyerimde muzdan yapılan her türlü pasta, börek,
yiyecek, içecek, ne varsa üretip satmak isterdim…
-Kentin merkezinde dört tarafı camdan oluşan sihirli
bir büfe kurardım… Hem gelip gelenlerin beden dilini en ince detaylarına kadar
izler, hem de her türlü gazete, dergi, ıvır-zıvır ne varsa satar dım…
-İdealim dünyadaki bütün çiçeklerini satabileceğim
dükkân açmaktır…
-En büyük isteğim kendi özel radyomun olmasıdır; ama sadece
kendi mahallemdeki insanların her biriyle sohbet etmek, her gün birini canlı
yayına alıp iletişim kurmayı isterdim…
-Hangi dükkânım olursa olsun pas pasa “BURADA AİLECE
İŞ YAPIYORUZ… BİZE SAYGI GÖSTERİN; KÜFÜR YASAKTIR” yazardım…
-İşyerimde kasaya eşimi asla oturtmazdım, adam iki
çarpı iki kaç yapar bilemiyor… İkinci
günde iflas ettirirdi…
-İlginç olsun diye işyerimin adını ELİNİN KÖRÜ
koyardım… -Ne iş yapıyorsun? Diye soranlara da ELİNİN KÖRÜ derdim…
-Nereden geliyorsun, ELİNİN KÖ RÜNDEN,
-Nereye gidiyorsun ELİNİN KÖRÜNDÜN geliyorum, diye
insanlarla dalga geçer kahkahalarla gülerdim…
-Çiğköfte dükkânı açardım, bir türlü doyamadığım bu
güzel yiyeceği önce kendim yer, karnımı doyurur, sonra da gelip geçenlere
bedava dağıtırdım…
-En güzel isim bana göre ŞEY’ dir… Bu isimle bir Cafe
açardım… Yeryüzünde bu isimde başka bir işyeri açılmadı… Farklılık olsun diye
dikkat çekerdim…
-Benim hayalim ise mantı dükkânı açmaktır… Düşünebiliyor
musun? Mantı, sarımsaklı, bol süzme yoğurtlu, dünyanın en güzel yiyeceğidir…
-HESAPSIZ isimli restaurant açardım… Gelip geçenler
yiyip, içecek ama kimse para ödemeyecektir…
-Güvenlik şirketi kurardım; ne kadar eleman varsa 24
saat boyunca sadece beni korusun isterdim…
-Dünya Kitap diye bir dükkân açardım… Bu gezegendeki bütün
kitapları satmak için alırdım, ama hepsini önce kendim okurdum… Sadece beğenmediklerimi satardım…
-Psikiyatri muayenehanesi açardım; çünkü dünyada ne
kadar insan varsa hepsinin tedaviye ihtiyacı vardır… Onları ücretsiz tedavi
ederdim…
-Kuru fasulye bizim milli yemeğimizdir; gece gündüz 24
saat bu güzel yemeğimizi dünyaya servis yapardım…
-Otoparkım olsun isterdim… Gelen geçen otomobillerden
merkez bankası gibi bedavadan para alırdım… Kısa zamanda zengin olur, kentin
her tarafındaki otoparkları elime geçirirdim…
-Dadı yetiştirme okulu açardım; çocukların daha iyi
eğitilmesi, topluma, ülkeye, devlete yararlı bireyler haline getirilmesi için
gece gündüz bedava eğitim verdirirdim…
-İş yerimin pas pasına “BURADA KENDİNİ FAZLA CİDDİYE
ALMAK YASAKTIR… UNUTMAYIN SİZ BİR KOCAMAN HİÇSİNİZ” yazardım… Ciddiye alanları
işyerime sokmazdım…
-Kargo şirketi kurardım; dürüst, hızlı, paketleri
kırıp dökmeden, düzgünce, zamanından önce sahiplerine ulaştırmak isterdim…
-“SADECE DELİLER GİREBİLİR” diye bir işyeri açardım…
Dükkânımı akıllı insanlara kapatırdım… Deliler mi? Onlar dünyanın en akıllı, en
özgün, her biri deha düzeyindeki varlıklardır… Günümüzde değerleri
anlaşılmıyor… Ama sadece ben onları çok iyi anlıyorum, çok iyi anlaşıyorum…
Sonuç olarak:
Siz işinizden memnun musunuz? Mesleğinizi seviyor
musunuz?
Peki, yeniden dünyaya gelseniz hangi işi kurar, hangi
mesleği seçerdiniz?
İnsan hayalleriyle vardır; hayalleri kadar yaşar der
akıllı bir insan…
Bedavadır hayal kurmak, ne dersiniz? Şöyle ciddi
olarak bir düşünün bakalım…
ABDULKADİR KAÇAR… Adana 2021
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder