SÖZ SAVAŞTIRIR,
SÖZ BARIŞTIRIR…
İnsanın en güzel eseri kendi hayatı, onu süsleyen mücevheri ise
sözdür…
Aslında söz tamamen insan; insan da söz’dür…
Söylediği her söz insan dilinin sıcaklığını-nemini-rengini taşır…
Her söz karşıdaki kişi için bir dolu mesajdır…
İnsan beşikten mezara kadar her duygusunu-düşüncesini sözle
anlatır…
Söz sestir-güçtür-karşıdakine iletilen en etkili yaşayan enerjidir…
Her söz insanın ruhunun ete-kemiğe bürünüp görünmesidir…
Ağızdan çıkan her sözün tonu-vurgusu-mesajı farklıdır,
Öyle ki biri diğerine asla benzemez…
Söylediği her sözünde insan yeniden doğar…
Her söz kişinin varlığının ispatı ve hayata tutunma ipidir…
Yeniden doğumu-yaşama kattığı güzel ve en doğal rengidir…
Her insanın bilinçaltının aynasıdır…
Güzel söz baldan tatlı, en güzel mesaj ve karşıdakine sunulan
armağandır…
Kötü söz ise sadece söyleyeni bağlar…
Tarih ve zaman isimli iki bilge, kötü ve hain söz söyleyeni kayıt
etmez
Güzel söz ise söyleyeni, yazanı, üzerinde bulunduğu
kâğıdın-ekranın-bilgisayarın değerini arttırır…
Söz türlerine gelince;
Bazı sözler kavuşturur-tanıştırır-buluşturur,
Bazıları ayırır-düşmanlaştırır…
Kavga ettirir-barıştırır…
Söz sarsar-yıkar…
Söz inşa eder-imha eder,
Yaşatır-öldürür…
Söz aşktır-sevdadır-sevgilidir…
Barış-savaştır;
İyi söz tedavi eden şifa kaynağı- kötü söz ise işkence ve zülümdür…
Doğru ve yerinde kullanmasını bilene söz altından taçtır; her çağda
altından daha da değerlidir;
Sözü olan söyler-olmayan dinler…
Ölümsüzlük sözle örülen sanat yapıtıdır…
Ölçülü –yerinde ve bilgece söylenen söz hayatın dengesidir…
İçinde insanın ve sözün olmadığı her yer boş ve ölüdür…
Ey insan; bilinçaltının en kuytu köşelerine kadar uzan…
Oralarda atalarından DNA aracılığıyla sana ulaşan ölümsüz kayıtları
keşfet…
Düşüncendeki karanlık yerleri ölümsüz düşüncelerinle aydınlat;
Ağzından çıkan her sözüne sadık ol, yalan söyleyip eğip-bükme,
Bin defa kırıl ama biat etme,
Her devrin insanı değil; hep iyi insan olarak yaşa…
Yalansız-dolansız-ihanetsiz-iftirasız-entrikasız yaşa…
Hain ve hilekâr olma…
Kin ve nefret duygusundan uzak dur…
Hayatı geriye doğru değil hep ileriye AN ’a bakarak yaşa…
Farklı ol; akışta kal cesurca içinden geldiği gibi yaşa…
Düzenli yürüyüşlere çık; mezarlıkları ziyaret et;
Kesilen bir ağaç, uçan kuş, esip geçen bir rüzgâr, kırılan cam
gibidir hayat…
Bu serüvenin sonunda kocaman bir HİÇ olduğunu aklından çıkarma…
Yine de sözün keskin, yüreğin yüce, kalemin güçlü, sevdan ölümsüz
olsun,
Asırlar seni gelecek kuşaklara övgüyle anlatsın…
ÖTE YANDAN;
Söz 200 milyon tür olduğu kabul edilen canlıdan, sadece insana aittir…
Onun mucize düşüncesinden doğar…
Gelişir-dallanır-yapraklar ve çiçek açar-meyve
verir-şahlanıp-hedefine ulaşır…
Hayvanların sözleri ise çıkarttıkları seslerdir;
Atın kişnemesi,
Horozun ötmesi,
Bülbül güzel ve yanık sesi,
Yılanın tıslaması,
Koyun-keçinin melemesi,
Cırcır böceğinin feryadı,
Aslanın kükremesi,
Kedinin miyavlaması,
Farenin ıslığı,
Eşeğin anırması,
Arının vınlaması onların karşısındakine verdiği söz yerine geçen
mesajdır…
İnsan başta olmak üzere her canlının sesine, sözüne dikkat et, önem
ver, yapabileceğin yardım ve iyilikleri esirgeme…
İnsan olman bunu gerektirir unutma…
Abdulkadir KAÇAR Adana-2021.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder