YAŞLANMADAN
YAŞ ALMAK
MUTLULUKTUR…
Yaş alıp ama
yaşlanmamaktan çok mutluyum…
Çünkü 5 Nisan da 68
yaşıma gireceğim…
İyi ki bu yüzyılda
doğmuşum…
İyi ki bu toprakların
vatandaşıyım…
İyi ki yaş alıyorum
ama yaşlanmamaya çalışıyorum…
…
Bana göre sağlıklı yaş
almak her insan için en büyük şanstır…
Hele de günümüzde
çeşitli hastalıklar, pandemi salgın, trafik kazaları, çeşitli ölüm nedenleri
yüzünden insanlar çeşitli yaşlarda ölüp giderken…
Bana göre belli yaşa
ulaşmak, ama yaşlanmamak her insan için büyük bir mucizenin adıdır…
…
Yaşlanmadan bu yaşıma
kadar gelmemin basit hesabını yaptığımda ne kadar büyük güzelliklere ulaştığımı
somut olarak söyleyebilirim…
-Bu yaşa kadar
gelmeseydim İstiklal Marşımızın 100.yılının kutlamasını görebilir miydim?
-AFAD(Adana Fotoğraf
amatörleri derneğinin kurucu ve bir numaralı üyesi olarak) derneğimizin 40.yıl
kutlamalarına ulaşıp plaket alabilir miydim?
-İnternetin sunduğu
sosyal medyanın iyi yanlarını yaşayabilir miydim?
-F klavye daktiloda
Adana şampiyonu olarak, aynı klavyeyle bilgisayarda hiç bakmadan on parmak
yazılar yazabilir miydim?
-Facebook’u kullanıp
binlerce insanla mesajlaşabilir miydim?
-Dijital sistemle
çalışan cep telefonu, sinemalar, her türlü iletişim araçlarını kullanabilir
miydim?
…
Yaş almaya ama genç
kalmaya devam etmeseydim,
-Cem Karaca, Barış
Manço, Timur Selçuk, Ahmet Günbay, İsmail Olgay, Hacer Buluş, Neriman Altındağ
Tüfekçi, Aşık Veysel, Nezahat Bayram, Zehra Bilir, Minür Nurettin Selçuk, Zeki Müren, Safiye
ayla, Müzeyyen Senar, Hamiyet Yüceses vs…
Bu sanatçıları
yaşarken görüp, programlarını izleyip, eserlerini dinleyebilir miydim?
…
-Yaşar Kemal, Aziz
Nesin, Muzaffer İzgü, Oğuz Aral, İlhan Selçuk, Turhan Selçuk, Oktay Ekşi, Hasan
Yılmaer, Cevat Eren, Kamil Başaran, Demirtaş Ceyhun’la uzun saatler sohbet edip
söyleşi yapabilir miydim?
…
-TRT Çukurova
Radyosunun 53.yaşını kutlama töreninde telefonla bağlanıp konuşma yapabilir
miydim?
-Aynı radyoda Salı
günleri 14; 00 yayınlanan “YA OLMASAYDI” programını dinleyebilir miydim?
-TRT Radyo-1 de
Perşembe günleri yayınlanan CENGİZ TÜNAY’ ın sunduğu “HAYAT AKIP GİDERKEN”
programındaki pozitif konuşmalarıyla dinleyebilir miydim?
-Radyo-D deki “HAKAN
ERENLE BİR ZAMANLAR” programında gelmiş geçmiş ünlü sanatçıların ses
kayıtlarını dinleyebilir miydim?
-Alem FM radyosunda “SERDAR
YAYINDA” yı dinleyebilir miydim?
…
-TRT2 Televizyonunda
Cumartesi günleri saat20; 00 de yayınlanan“ ÖMÜR DEDİĞİN” programını izleyebilir miydim?
-TRT Radyo –1 de “YA
OLMASAYDI?” programını dinleyebilir miydim?
-“GÜLDÜR GÜLDÜR ŞOV”. “ÇOK GÜZEL
HAREKETLER BUNLAR”
görebilir miydim?
-Dünya sinemalarıyla
aynı dönemde gösterime giren, en son teknolojiyle çekilen filmleri sinemalarımızda
izleyebilir miydim?
-Adana da son 10
yılda açılan devasa AVM’ lerden alış veriş yapabilir miydim?
…
-Adana’nın ilk özel
televizyona, ART’ ye gazetecilikten görsel yayıncılığa yönetici olarak ilk
geçen, günde bazen 2-3, haftada 5-6 canlı program yapabilir miydim?
-Adana ya gelen
Alpaslan Türkeş, Necmettin Erbakan, Murat Karayalçın başta olmak üzere hemen
tüm parti liderleriyle defalarca canlı yayın yapabilir miydim?
-Kanal-A
televizyonunda 5 yıl aralıksız olarak program yapabilir miydim? Emekli olduktan
sonra,
-Başkan Aytaç Durak ÇUKUROVA TELEVİZYONUNDA yaklaşık 15 yıl
programcı ve yorumcu olarak çalışabilir miydim?
-Efsane Belediye
Başkanı Ege Bağatur’un hayatını kaybetmeden kısa süre önce, Süleyman Sırrı
Prodan tarafından vurulma olayını teybe kayıt edebilir miydim?
-Gazete, radyo,
televizyon programlarımda yaptığım programlarım ve köşe yazılarımla 43 ödül
alabilir miydim?
…
-Sayın Selahattin
Çolak’ın hayatını yazabilir miydim?
”CHP’ NİN ULU ÇINARI NEBİLE ATAÇ’IN
HAYATI”
“CEYHAN DAKİ KIRIM TÜRKLERİ “
“KEL TEKİN’İN ANILARI” “ DELİ YÜCEL BEY’İN ANILARI” “VASİYET”, “BÜYÜK KİTAP”, “SANALİZM”
“ÇUKUROVA EVLİYALARI”,
“YAŞAM
BANA BEN KENDİME ÖDÜLÜM” , “ÖLÜM”
“ÇİVİ”
“KILÇIK” “ GÜNCE VE FOTOĞRAFLARLA ADANA DEPREM GERÇEĞİ”
“ GENÇ ŞİİR 93 ŞİİR KASETİ” “SON FİLOZOF
ABDULKADİR KAÇAR”
“MİNİ ŞİİRLER” “MİNİ ŞİİRLER-2” “DAN
DAN ADANA’ DAN” “HAZIR DEĞİLİM ÖLÜM” “ADANA BELEDİYE MECLİSİ 84-89” “ÇAĞIN
EFENDİSİ PAR” “ÜSTÜN İNSAN” “ALTIN FIRSAT” “YOKSULLUĞUN ERDEMLERİ” “YAZAR ÇİZER DÜNYASI” “SEVGİ SENSİN” “SEVGİYE
YOLCULUK” “ADLİYE VE İNSAN” “DENEMELER” isimli kitaplarımı yazıp,
ücretsiz olarak televizyonlar için program çektiğim okullarda, bindiğim dolmuşta,
otobüste, sokakta, çarşıda, pazardaki insanlara ücretsiz olarak dağıtabilir
miydim?
…
-Her zaman onur
duyduğum medya mensubu olarak 45 yıllık meslek hayatımda gerçekleştirdiğim
binlerce kişinin ses kayıtları, televizyonda yaptığım yüzlerce programlarımın video
kayıtları, ayrıca haber fotoğraflarımdan oluşan kocaman arşivimi Adana Alpaslan
Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesine bağışlayabilir miydim?
…
Yaş almaya ama
yaşlanmamaya devam etmeseydim;
-Pandemi döneminde ev
ağırlıklı yaşadığım bir yıla yakın zamanda en azı 50 bin bilgisayar
karakterinden oluşan 27 yeni kitap dosyası yazabilir miydim?...
…
-VİPHABER.ORG ve CRT MEYDA da haftada iki üç
makale yazıp yayınlayabilir miydim?
…
Yukarıda basitçe
saydığım bu güzelliklerin tamamını bana aldığım yaşların, ama yaşlanmamanın
sunduğu güzel armağanlardır…
Elbette sıkıntılar,
hastalık dönemlerim, ameliyatlar da oldu…
Ama onların sayesinde
de hayatın ne kadar önemli, korunması gereken büyük mucize olduğunu anladım…
Hayat isimli
öğretmenin bana sunduğu sonsuz güzelliklerin zevkini doya doya yaşadım…
…
Sonuç olarak; yaş
almayı, ama yaşlanmamayı seviyorum;
Asla yaşlanmıyorum,
ruh yaşım bazen cenin halinde…
Yani doğmak için
hazırlık yapıyor…
…
Her zaman pozitif
düşünüp, olumlu bakıp, olayların güzel yanlarını görmeye çalıştım-çalışıyorum…
Hayata bakışım her an
taze; dünya gezegenine sanki ilk defa ayak basmışçasına mutluyum…
Bu gün bile hayatın
sunduğu her şeye karşı meraklıyım…
Her gün bir öncesine
göre daha çok okuyor, düşünüyor, yorumlayıp yazıyor, yeni eserlerimi
oluşturuyorum…
“YAŞAMAK ÇALIŞMAKTIR; ÇALIŞMAK YAŞAMAKTIR” özdeyişi benim
felsefemdir…
…
Çok çalıştım, çok
yoruldum; insanları renk, cins, dil, din, ırk, mezhep, sosyal statü, ekonomik
ve siyasi gücü ayrımı yapmadan sevdim, saygı duydum, her birine eşit olarak
yaklaştım…
Yazdıklarımın
tamamını da dünya insanlık ailesine karşılıksız olarak sunmanın büyük
mutluluğunu yaşıyorum…
…
Sloganım her zaman
şuydu;
YAŞAMAK İÇİN YAZIYORUM; YAZMAK İÇİN
YAŞIYORUM…
Abdulkadir KAÇAR 2021
Adana…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder