7 Mart 2021 Pazar

SENFONİ ORKESTRAMIZ, ADANA NIN AYRILMAZ KİMLİĞİ OLDU...

 

Kentlerin kimlikleri ha deyince oluşmaz...

         Yıllar, on yıllar, yüz yıllar bekli de beş yüz yıllar,bin yıllar gerekir bunun için..

         ....

         İstanbul u  Ayasofya, Boğaz köprüsü,

         Paris i Eyfel,

         Pekin’ i Tianenmen Meydanı,

         Newyork u Gökdelenleri,

         Roma yı tarihi tiyatrosu simgeler....

         Ve diğerleri...

         ....

         Adana mızı anlatan çeşitli yapılar, kurumlar, kuruluşlar, damak tatları, var...

         Taş köprümüz,

         Altın Koza mız,

         Kebabımız,

         Şalgamımız,

         En önemli markamız olan ;

         BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANIMIZ;

         Sayın; AYTAÇ DURAK,.

         Ve tabi ki;  ÇUKUROVA DEVLET SENFONİ ORKESTRAMIZ...

         Ve bu orkestra Adana kimliğinin artık vazgeçilmezleri arasında ilk sırada yerini alıyor...

         ...

         Bu orkestramızın insan ruhunda yarattığı;

         Coşkuyu,

         Sevgiyi,

         Sevinci,

         Doyumu,

         Ulaşılmaz doyum noktalarını

         Aktarmaya; ne sözler yeter, ne kâğıtlar, ne bilgisayarlar, ne televizyon ekranları, ne de zaman yeter...

         ....

         Şu kadarını söyleyeyim ki;

         Bu orkestramızla ne kadar övünsek azdır,

         Bu orkestramızla ne kadar çok coşsak ve sevinsek azdır...

         ....

         Geçen geleneksel konserlerinin  son provalarını tek başıma izledim...

         Tüm ışıklar kapalı,

         Sadece sahne aydınlatılmıştı,

         Sevgili şefimiz,

         Sevgili Müzisyenlerimiz;

         Akşam 20.00 de verecekleri konserin son provalarını yapıyorlardı...

         Salonda tek ben vardım; ben onları görüyordum ama onlar beni görmüyorlardı...

         ...

         Aşkla,

         Seviyle,

         Coşkuyla izlediğim,

         İçim kabararak;

         Büyük keyif aldığım

         Çukurova Devlet Senfoni Orkestrasın konserleri ve izlediğim son provalarıyla ilgili gözlemlerim şunlardır ;

 

        1.Orkestrada görev yapan müzisyenlerin hepsi;

         Müzik adına,

         Kullandıkları enstürman adına,

         Kendi dallarında Türkiye’nin yani 73 milyon nüfusun arasından tek tek  seçilmiş ;

         en nitelikli,

         en yetenekli,

         en  iyi müzisyenler...

 

         2. Zeka düzeyleri normal in üstünde olan insanlardan oluşan ...

         Bu müzisyenler ki ;

         İnsanlık tarihinin,

         İnsan dehasının geldiği son nokta olan KLASİK YANİ ÖLÜMSÜZ MÜZİK konusunda;

         Olağanüstü yeteneklere sahipler...

         Hepsi kusursuz,

         Hepsi  de  birbirinden değerli olan müzisyen arkadaşlarımız sıfır hatayla çalıyorlar enstürmanlarını....

 

         3.Daha sade bir deyişle;

         Bu müzisyenler normal insanın ötesinde, ÜSTÜN İNSAN sınıfına giren,

         Üstün nitelikleri olan

         Üstün insanlar...

 

         4.Bu müzisyenlerin çaldıkları klasik parçalar, 5 milyar yaşındaki dünya adını verdiğimiz gezegende;

         5 bin yıldan beri insanın  ve  UYGARLIĞIMIZIN  ULAŞTIĞI SON NOKTADAKİ ÖLÜMSÜZ YAPITLARDIR...

         ....    

         5.Çukurova Devlet Senfoni Orkestramız;

         Newyork’ ta,

         PARİS’ te,

         Roma’da,

         Brüksel’ de,       

         Moskova’da

         Senfoni Orkestraları nasıl çalışıyor, nasıl konser veriyorsa; aynı titizlikte, aynı üstün kalitede aynı yüksek duyarlılıkta sanatlarını sergiliyorlar       

         ...

         6.Çukurova Devlet Senfoni Orkestrasının verdiği konserlerde;

         Dünyanın her tarafından gelen ünlü şefler ; 

         Beden dilini kullanma konusunda ustalık, kusursuzluk sergiliyorlar...

         Müziğin akışına göre enstürmanlarına hükmediyorlar

Gerektiğinde gerekli kıvraklıktaki beden hareketleriyle         

          Orkestra elemanlarının ruhlarının derinliklerindeki melodilerin ortaya çıkartmayı başarıyorlar...

         Sıfır hata,

         Kusursuz ve üstün bir yönetici...

         ....

 

         7. ÜSTÜN İNSAN olan  sanatçılar;

         ÇUKUROVA DEVLET SENFONİ ORKESTRASINDA      Üstün bestecilerin;

          üstün  ve ölümsüz yapıtlarını  Adana’mız da seslendiriyorlar....

         Çağının en akıllı dinleyicileri olan insanlar da bu üstünlüğe ulaşmak için orkestranın konserlerinde sergilediği sihirli melodilerini  ve de nefes almadan  izliyorlar...

         Çukurova  Devlet Senfoni Orkestra nın  namelerine kendilerini bırakan  çağının en  akıllı dinleyicileri; konser boyunca;

         Bir rüyadan çıkıp-  başka bir rüyaya dalıyorlar...

         ....

 

         8.Senfoni Orkestrasının alçalıp yükselen tonlarla sergilenen büyülü müziği insanları düşünce iklimlerine sürüklüyor. ;

         İnsanın ölümün karşısındaki acizliği,

         Ölüme baş kaldırışı,

         Ölümü reddedişi,

         Ölümden kaçışı,

         Ölümü kabul edişi,

 

         Yalnızlıktın kaçış,

         Yalnızlığa sığınma,

         Sevgiliye kavuşma,

         Sevgiliye ihanet,

         Hüznü – hüzne itiraz,

         İsyan - kabullenme,

         Haykırma- susma,

         İnleme, ağlama,

         Umutsuzluk- umudun zirvesine tırmanış,

         Doğa yasalarına teslim olma,

         Arada sevgi damlacıklarıyla rahatlama,

         Ayakların  yerden kesilip uçma ;  doyumun zirvelerine ulaşma...

         ....

         9. Çukurova Devlet Senfoni Orkestranın dinleyicinin kafasının içinde oluşturmaya çalıştığı başka sahneler peş peşe sıralanıyor;

         Savaş ve barış,

         Krallar,

         Saraylar,

         Savaş meydanları

         Atların nal sesleri,

         Kılıçlar,

         Oklar,

         Kanlar içinde kalan askerler…

         Patlayan toplar, ölen savaşçılar, kan, gözyaşı, yenilmişlik..

.

         Ya da olanaksız bir zaferin kazanılması...

         Zafer çığlıkları...

         Zafer sevinci… 

         ....

         10. Çukurova Devlet Senfoni Orkestrasının insanlara klasik müzik nağmeleriyle vermeye çalıştığı; daha doğrusu akıllı müzik severlerin aldığı mesajlar şunlar;

         Köpüren deniz dalgaları,

         Dans eden yunuslar,  

         Bir rüzgârın uğultusu

         Sonbahar da sarı yaprakları dökülmesi;

         Devasa bulvarlardaki ağaçlarının resmigeçidi,

         Bir annenin ninnisi,

         Bir kuşun ötüşü,

         İnce belli kızların balesi,

         Sevgililerin buluşması, öpüşmesi,sevişmesi...

         Sevinç, aşkın dalgaları...

         Sevdalıların dünyayı yönetecek gücü kendilerinde bulması...

 

         KISACASI;

         YAŞAMA DAİR HER ŞEY...

         Son konserleri öncesi;

         Tek başıma izlediğim son provaları bende bunları çağrıştırdı...

         ÇUKUROVA DEVLET SENFONİ ORKESTRASININ KONSERİ TAM BİR TERAPİ niteliği taşıyor…   ....

         Ve Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Aytaç Durak ın kent kültürünn;

         Adana’mızın çağdaşlaşmasına;

         Evrensel müziği akıllı ve aydın insanlarımıza sunmasına;

         Yaptığı en büyük katkılardan biriside; hiç şüphesiz ki ÇUKUROVA DEVLET SENFONİ ORKESTRASIDIR...

 

         Akıllı izleyicilerin deyişiyle;

         Var olasın Başkanım...

         ....

         -Aydınım diyorsanız,

         -Çağdaşım diyorsanız,

         -Akıllı insanım diyorsanız,

         -İnsan aklının da ötesine ulaşmak istiyorum, diyorsanız,

         Çukurova Devlet Senfoni orkestrası yaşamınıza kesinlikle girmelidir...

         Herkesi bu çağın ilerisinde ötesinde, üstündeki müzik şöleni görmeye sürekli izlemeye çağırıyorum...

        

         ....

         Büyükşehir Belediyemizin eşsiz akustiğe sahip olan Şehir Tiyatrosu’nda

         Bu büyülü şölenin; inanılmaz büyüsüne siz de kapılacaksınız...

         Ve de peşini bırakmayacak; tutkunu olacaksınız...

         ....

         Cuma günü verilen konserin son provasını tek başıma izlerken; bunları düşündüm...

         Sizlerle paylaşmaya çalıştım...

         Zamana ve çağa tanıklık yapmaya çalıştım...

         Teşekkürler BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANIM...

         Abdulkadir KAÇAR....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder