ALINGAN İNSANLARDA
KÜSME HASTALIĞI BAŞLADI…
İnsan ALINGAN bir varlıktır denirdi de inanmazdım…
Öyle alınganmış,
Öyle kırılganmış,
Öyle kindarmış,
Öyle saldırganmış ki;
Pandemi döneminde bunu çok yakın arkadaşlarımda, bu
hastalığı net olarak gördüm…
Evde kalarak zor bir süreç yaşayan insanlar;
Kendilerini oyalamaya, geliştirmeye,
Düşüncelerinden uzaklaştıracak uğraş bulamayınca;
5-10-20 hatta daha uzun yıllar süren arkadaşlık
ilişkilerindeki geçmişte yaşadıkları olaylara yoğunlaştılar…
Tek bir harfini, satırını, saniyesini bile geri
getiremeyecekleri konuları;
Analiz edip hesaplaşmaya giriştiler(yanlış)…
İşte insanın alınganlık hastalığı da tam bu süreçte
net biçimde ortaya çıkmaya başladı…
Geçmiş ilişkilerinde yaşanan ufak tefek olumsuzlukları;
Düşüncelerinde büyüterek kendi kendilerine acımaya
başladılar…
Kendilerine öyle çok acıdılar ki; belki de gözyaşı
döktüler…
Kurban yerine konulduklarını düşündüler ki;
Dünya sanki üstlerine çökmüş, altında kalmış, en ağır
hakaretlere uğramış, yürekten yaralı, çaresiz ve zavallı gibi oldular(yanlış)…
Eski arkadaşlarının incir çekirdeğini doldurmayan
kusurları yüzünden; sanki anne babalarını öldüren katiller gibi görüp
değerlendirdiler…
Alınganlıkları öyle boyutlara ulaştı ki; yıllardır
birlikte oldukları arkadaşlıklarını bozmaya, onları kara listeye
alıp-iletişimlerini kesmeye giriştiler…
Unutulmuş, tarihin çöplüğünde küllenmiş geçmişlerinde
ortaya koyamadıkları alınganlıklarını dişlerini sıkarak şimdi sergilemeye başladılar…
Tam bir hastalık olan bu türlü psikolojik bozuklukları
en yakın arkadaşlarımda bile gözlüyor ve çok üzülüyorum…
Sağlıklı bir insanın gösteremeyeceği, incir çekirdeğini
doldurmayan geçmişte kalan, çoktan çöpe dönüşen olaylara bir bakın;
-Efendim bir lokantada yemek yerken benim önümdeki
ekmeği almıştın…(sana bir ton ekmek verilmişti)
-20 yıl önce otomobil kullanırken bana ters
bakmıştın…(sen nasıl bakmıştın peki?)
-Bir arkadaşımla yürürken beni görmezlikten geldin(sen
de gelmiştin ama hatırlamıyorum)…
-Otomobille evime 100 metre kala beni yolda
indirmiştin…(Ama sen orada inmeyi istemiştin)…
-Kuru fasulye lokantasında hesabı bana ödetmiştin(ama
bende defalarca senin hesabını ödemiştim, o gün param yoktu)…
-Derneğimin verdiği konsere gelmemiştin(ama 40 derece
ateşle yatıyordum ve griptim)...
-Bir geziye gittiğimizde otomobilin ön koltuğuna sen
oturmuştun…(sen istemiştin bana yerini vermiştin)…
-Ayranımı sen içmiştin(sen ikram etmiştin)
-El sabunumu sen benden önce kullanmıştın(sen hala
yemek yiyordun)…
-Otomobil kullanmama dil uzatmıştın(o zaman sen
acemiydin)…
-Giydiğim gömleğimin rengini onaylamamıştı, (sonradan
onaylamıştım ya)…
-Misafirliğe çağırdığımda evime gelmemiştin(ama ben o
yıllarda İstanbul daydım)…
-Tüm bu olan bitenler 5-10-15-20 yıl öncesindeki
olaylardır… (ben hepsini unutmuştum)
-Ama ben unutmamıştım(onu da sen bilirsin)…
SONUÇ OLARAK;
Pandemi nedeniyle evde izole ağırlıklı yaşayan,
ALINGAN insanların ruh ve beden sağlığı tamamen bozulup ağırlaştı…
Daha aşırı kızgın ve de inanılmaz alıngan oldular…
Çevrelerindeki arkadaşlarına küsme yarışına giriştiler…
Ve yıllar süren arkadaşlıklarını teker teker bitirmeye
başladılar…
Bu durum aslında birey ve toplum açısından oldukça
tehlikeli bir durumdur…
Ancak, teselli eden tarafı şu;
Yeterli olgunluğa, bilgiye ulaşamamış, yaş alsa bile
olgunlaşamamış insanların gösterebileceği;
Çok ham, kötü, yersiz, hastalıklı bir ruhun
sergilenmesidir alınganlık gösterilen küsmeler…
70 yaşına kadar 50 sözcükle hayatını sürdürenler, bu
gün alınganlığın ve küsmenin zirvesini oluşturuyor…
“TAVŞAN DAĞA KÜSMÜŞ, DAĞIN HABERİ OLMAMIŞ…”
Atasözümüzü de burada söylemek gerekir…
Üstelik küserek insanın elde edebileceği hiçbir değer,
ulaşacağı hiçbir hedefte ve sonuçta yoktur…
Alınganlık hastalığıyla küsme huyu insanı hem
kendinden, hem de toplumdan uzaklaştırır…
Herkesin hayatı kendi eseridir; içinden geldiğim
kültürüm bana KÜSME’ yi yasaklamıştır… O nedenle hayatım boyunca kimseye
küsmedim, küsmem, küsmeyeceğim…
Alınganlığın tutsağı haline gelerek küsenlere de
önerim; zaman her şeyin ilacıdır…
Alınganlığınızı, küsmenizi zamana bırakın, o çözüp
atar…
Bu güne kadar defalarca örneğinde gördüğümüz gibi;
zamanın ilacı her türlü sıkıntıyı, sorunu ortadan kaldıracaktır…
Bu günler elbette geçecektir, her insan yaptıklarıyla
anılacaktır…
Pişman olacağınız, “KEŞKE” diyeceğiniz yanlışlardan
hızla uzaklaşın…
Abdulkadir KAÇAR 2021 Adana…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder